Pek sevgili gelinimiz Nazlı bizim için neler demiş buradan okuyabilirsiniz :)

 

“İnsanın evleneceği kişiyle mutlaka bir hikayesi olması gerektiğine inananlardanım. Hikaye olmalı ki çocuklara, torunlara anlatabilecek bir şeyler kalsın. Nitekim fikrim neyse zikrim de öyle oldu. Biz eşimle yıllar evvel uçakta tanıştık. Koltuklarımız yan yanaydı. Tesadüf tabi bu. Sırf hikayem olsun diye önceden planlamadım bu tanışmayı :) Çantamdan çıkardığım şiir kitabını merak etmiş böylece konuşma fırsatımız olmuştu. Sonrası da yine tesadüflerle dolu uzun bir hikaye…Yıllar geçti hayatlarımızı birleştirme kararı aldık. Meğer ne zormuş evliliğe giden yolda yürümek. Herkesin çokça özendiği, güzel geçmesini istediği bir kısım mutlaka oluyor. Benim için de fotoğraflardı bu kısım. Söz, nişan, kına zaten çok güzel geçti. Mesleğimden dolayı arkadaşlarımın her biri kamerasıyla gelmişti. Profesyonel çekimler ortaya çıktı. Özellikle doğal pozları çok beğenmiştim. Ama onlardan herhangi birine düğün için çekim teklif edemezdim. Çünkü çok yakın arkadaşlarımdı. Fotoğrafçı aramaya başladım. Her birine teknik sorular soruyor, çekimlerini görmek istiyor sonra en ufak bir detaydan nem kapıyor ve haliyle vazgeçiyordum. Sonra Emre Bey’i buldum. Bitmek tükenmek bilmeyen bir sorgulamadan sonra onunla çok fazla benzer yanlarımız olduğunu fark ettim :) Nitekim yanılmadım da. Lenslerini soruyor, canon/nikon tartışmasına giriyor, bir an evvel tanışmak istiyordum. Velhasıl tanıştık. Düğüne bir hafta kala düğün günü dış mekan çekimi istemediğimi söyledim. Hemen şaşırmayın canım. Düğünden sonraya erteledik çekimi :) Kır düğünü yapıyordum, o gün çoğu fotoğraf zaten güzel olacaktı. Dış mekan fotoğraflarını o güne sıkıştırmayalım dedik. Balayından sonra tekrar gelinlik, damatlık giydik. Şile’ye yol aldık. Hem de Emre Bey’in arabasıyla :) Sağ olsun çok anlayışlı oldu bize karşı. Çekimimiz harika geçti. Sanki ben çekim yapıyormuşum gibi hissettim. Aynı şeyleri düşünüyor, aynı derecede titizleniyorduk. Tüm bir günümüzü çekime ayırmıştık. İki mekanda çekim yaptık. Eylül’e rağmen hava çok güzeldi. Emre Bey’in hakkını nasıl öderiz bilmiyorum. Çekimden sonra bırakmadım peşini. İlle de çay diye tutturdum. İnsan işini severek yapan birini bulunca kaybetmek istemiyor. İstiyor ki o da arkadaşım olsun. Nitekim öyle de oldu:) Kadromu genişlettim ;) Düğünümüz çok güzel bir insan tanımamıza vesile oldu. He unutmadan çaya da geldi. Eşiyle de tanışmış olduk. O da şeker gibi biri. Benim düğün serüvenim çok masraflı, çetrefilli ama bir o kadar da harika oldu. Siz de benim gibi mükemmelliyetçi biri iseniz doğru adrestesiniz;)

    Sevgiler”